12 Ocak 2009 Pazartesi

VURAL’a MEKTUP…

Yedi yıl aradan sonra bu akşam tekrar bir aradaydık seninle. Onca zaman sonra yediğimiz akşam yemeği benim için koca bir demet sevinçti…

Karşımda oturunca anladım ki, o süre boyunca seninle hiç ayrı düşemeyecek kadar seni anmış, o güzel dostluğunu kendi kendime yad etmişim… Her ne kadar söze, bizi yormuş şeyleri sayarak başlasak ta gözlerindeki ışıkta hiçbir değişme olmamış, içimde güven telkin eden duruşun hiç bozulmamış. Otobüsten inip eve dönerken bir kez daha şanslı olduğuma inandım. Çünkü bir şekilde seni tanımış, hayatına dahil olmuştum.

Eve dönünce Aytünü’ün yarım şişe şarabından bir kadeh aldım ve seni görmenin tadına ekledim. Evet; dediğin gibi sen zor bir adamsın ama bu zor hayatın içinde benim için çok kıymetli bir arkadaşsın.

Hep yan yana olamadık, birbirimizin izini kaybettik, tekrar yan yanaydık ve biliyorum ki hep ayrı şehirlerde birbirimizden uzak olacağız ama sende sakın unutma, daima özleyen, yolunu gözleyen bir arkadaşın var.

Ahmet Telli bir şiirinde der ki;

Unutma dostumsun sen benim,

Neredeysen orada ölmek isterim.

….hayatımdaki en değerli insanlar; kardeşlerim hariç, arkadaşlarımın çok azı için geçti bunlar kalbimden. Sende o dostlardan birisin. Yaşam öyle güzel ki, lütfen tadını çıkart. HEP MUTLU OL…

Ocak’2009 Ankara

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder